Yeni Sezona Başlayamayış
UEFA karşılaşmalarının başlamasıyla takımlarımız UEFA’da ön eleme turlarında yine hayal kırıklığı yaratan sonuçlar almaya başladılar.
Türk futbolunun en büyük sorunlarından biri yine sezon başı hazırlığı konusundaki sıkıntılar. “Kervan yolda düzelir” atasözüne nazire yapan kulüplerimiz yine sezona hazırlığı sezon içine bıraktılar. Üstelik normalden daha uzun bir sezon söz konusu olunca hazırlığı sezona bırakma işi daha da katmerlendi.
Ligin ilk üç haftasına bakalım, lige yeni gelen üç takım Karagümrük, Hatayspor ve Erzurumspor bu durumu fırsata çevirdiler ve – Erzurumspor hariç – yenilgisiz yola devam ediyorlar.
Bu kulüplerin dışında iki Antalya temsilcisi de sezona iyi giriş yaptı. Her iki takımın da yönetimi yakın zamanda çok başarılı yönetim hamleleri yapıyorlar. Bunu da puan tablosuna yansıttılar.
Bu takımların arasındaki bir diğer takım ise Galatasaray. Galatasaray da geçen sezon korona sonrasındaki büyük düşüşü yaptığı büyük bir transfer ile kapatmayı düşünmüştü: Scott Piri.
Kondisyoner Scott Piri daha önce gerek milli takım gerekse de Galatasaray’da takıma kattıkları ile başarıları beraberinde getirmişti. Yine onun takıma katkılarını görüyoruz.
Zirvede Kalmak Zirveye Çıkmaktan Zordur
Madalyonun olumlu tarafı böyleyken, diğer tarafında da ilginç görüntüler var. Geçen sene şampiyonluğu göğüsledikten sonra serbest düşüşe geçen Başakşehir, ilk üç haftada sıfır puan çekti. Üstelik Başakşehir diğer kulüplere göre sadece hazırlık aşamasında değil mental olarak da hazır olmadığını gösterdi.
Başakşehir, son birkaç sezondur şampiyon olamamayı öğrene öğrene şampiyon olmayı keşfetti. Şimdi başka bir düzeye geçtiler ve iş şampiyonluk sonrasını yönetmeye geldi. Şampiyon olduktan sonra işlerin daha zor olduğunu geçmiş şampiyonlara bakarak anlayabiliriz. Tek bir yılın şampiyonlukları ile 2-3-4 yıl üst üste gelen şampiyonluklar farklı.
Büyüklerin Durumu
Başakşehir, şampiyonluk sonrasına alışmaya çalışırken büyükler ise finansal zorluklarla yaşamak zorunda olduklarının farkına vardılar. Aslında son birkaç yıldır bunu biliyorlardı ama bu durum bu sezon itibariyle yüzlerine çarptı. Elbette TFF’nin getirdiği harcama limiti konusu ile zor yoldan bunu yapmak zorunda kaldılar.
Kulüpler o kadar zor bir duruma düştüler ki, geçen yıl yedek bile düşünülmeyen oyuncularla sahaya çıkmak zorunda kaldılar.
Geçen yılın şampiyonluğu kaçıran Trabzonspor’u hala en pahalı iki futbolcuya sahip olsa da kadrosunu ve teknik heyetinde kayıplar verdi. Geçen sezona damga vuran Sorloth olaylı bir şekilde transfer olurken, kritik oyuncularını da Fenerbahçe’ye kaptırdılar. Avrupadan men cezası alan Trabzonspor, lige de tatsız bir şekilde başladı.
Beşiktaş da kadro bakımından büyük bir darbe yedi. Birçok önemli futbolcuyu finansal küçülme kapsamında göndermek zorunda kaldılar. Transferler konusunda da taraflı tarafsız herkeste soru işareti yaratan hamleler oldu. En son çare olarak ise sakatlık problemi olan bu durumu sözleşmesine de yansıyan eski forvetlerini transfer edebildiler.
Fenerbahçe ise borç yapılandırmasındaki çözümsüzlük durumundan ötürü transfer bile yapamaz durumda iken bu sorunu diğer kulüpler gibi anlaşma yolu çözdü, iki oyunucusunu bonservis elde ederek sattı. Ancak çok sayıda transfer yapması kadro dengelerini oldukça olumsuz etkiledi. Görünen o ki bu takımın oturması da zaman alacak.